İnşaat Sektöründe Kurumsallık ve Girişimcilik

“İnşaat sektörü” ve “Girişimcilik” bu kavramları son bir senedir oldukça fazla kullanıyorum. Mimarlık Fakültesi mezunu sektör profesyoneli olarak inşaat sektörünün dili, alışkanlıkları, tavrı ve kabulleri ile girişimciliği biraz kelimelerle inşa etmek istedim.

Mimarlık eğitimi aslında bana tek bir ölçekten ve perspektiften baktığımız dünyayı farklı ölçek ve perspektiflerden bakabilmeyi öğrenmekti. Büyük ölçekteki fonksiyonlar ile küçük ölçekteki detaylar ile yaşama nasıl şekil verileceğini öğretiyorlardı. Canlılar doğada nasıl daha kolay yaşamlarını sürdürebilir ya da daha nasıl konfor sağlayabilir, bu bizim eğitimimiz ile sektördeki ilk kazanımlarımız idi. Bizler bina ya da yapı tasarlamayı öğrenmiyorduk sadece. İhtiyaçlar nedir, nasıl şekillenebilir ve de nasıl kullanabilir hale gelir. Bizim eğitim özetimiz bu idi bence. 

Her mekan çözümünün bir hikayesi ve ilham unsuru vardır. Her mekân asla birbirine benzemez, çünkü o mekana ait farklı işlevler, kullanıcılar ve coğrafyalar vardır. Bu etkenler işte farklılaşmayı ve aslında hayatta yeni renkleri size sağlar. 

Sonra inşa sürecini düşünürseniz, kalemle kağıda aktardığınız gibi değildir. Bazen kendi çözümünüz size yeni bir ilham belki de yeni bir ışık olur. Çözümünüz aslında bazen çözülmemiştir. Daha farklı bir detay ile yeni bir anlam da katabilirsiniz. Bunu yapmak bazen ikna bazen de sermaye gerektirir. 

Sonucu düşünürseniz artık siz yeni bir değer üretmişsinizdir ve önemli olan bu tasarımın sahibinin veya kullanıcılarının memnun kalıp kalmadığıdır. 

Şimdi girişimcilik kavramından bahsedecek olur isem aslında aynı cümleleri yazıyor olacağım. Girişim bir ihtiyacı karşılamak ve problemi çözebilmektir. Bunun için bazen teknoloji kullanılır bazen ise doğru bir iş modeli ile geleneksel metotlar kullanılır. Aslında sonuç aynıdır; “artık siz yeni bir değer üretmişsinizdir ve önemli olan bu tasarımın sahibinin veya kullanıcılarının memnun kalıp kalmadığıdır.”

Dolayısı ile sektörde aslında benzer adımlar ile süreç ilerliyor. Peki roller değişince değişen nedir? Aslında değişen pek bir şey yok ,değişen sadece oyuncular ve zaman. 

Bugün kuşak farklılıkları dolayısı ile karar verme yetkisi olan jenerasyon farklılığı, dünyanın artık iletişim ve erişim çevikliği dolayısı ile globalleşme bugün sektörün oyuncuları ve dönemine fark atan unsurlar.

15 sene önce şantiyeden merkez ofise faks ile gelen talepler bugün yazılımlar ile gelebiliyor. “Teklifi faks ile ilettim” diye email atan çözümler arasında arafta kalmış tedarikçiler bugün e-satınalma ve e-ihale ile tekliflerini iletiyorlar. Evet bunlar nihai sektörel çözümler ama girişimler bu esnada neyi amaçlıyor ve inşaat sektörü profesyonelleri neyi bekliyor?

Girişimcilik ekosisteminde en çok yatırım alan sektörler listesinde maalesef inşaat sektörü yok. Ama ekosistemde “ contech”ler var. İhtiyaç belli, çözüm üretenlerde belli ama neden sonuç neden bu kadar dirençli ve zorlu? Aslında bu sorunun cevapları her taraf ve tarafın sorumlulukları için çok farklı. Örneğin; benim sorumluluklarımı neden dijitale devredeyim, benim hünerimi makine nasıl göstersin, o yapana kadar ben zaten çoktan yaparım…vs… Yani kurumsal hayat kaygıları.. Bireysel hayatımıza kolaylıklar, güzellikler ve renkler gelsin istiyoruz. Ama kurumsalda “benim” dediğimiz becerilerimiz, karar verme, inisiyatif haklarımızın bizden gitmesini yani olanları uzaktan seyretmek istemiyoruz. Ben bunu çok insancıl buluyorum ama neden bu kaygı daha farklı olarak inşaat sektöründe var diye de düşünmüyor değilim. Çünkü inşaat sektörü ürünleri tek seferliktir. Her defasında yeni bir ürün ve ürüne ait etkenlerle etkileşim sağlarsınız. Bu bence sektörün en büyük farkı hatta bazen silahıdır. İşte bu silahı da kolay kolay da kimse elinden bırakmaz istemezler. Silahı da savunma ya da yok etme için elinizde tutarsınız. Ama dünya değişiyor ve bu değişime tek bir kurum olarak çözüm üretmeleri güçtür. Startuplar, girişimler bu ihtiyaca çözümdür. Yani unutmamak gerekir ki aslında o silahlar bir gün gelecek hedefi 12 den vuracakları oka dönüşecek ve bu ok ne kadar direnç gösterselerde yaydan çıkacaktır. Bilmem bana katılır mısınız?

 

 

 

Whatsapp